UETD Hollanda bir basın bildirisi yayınlayarak Suriye’de devam eden vahşete Hollanda kamuoyunun dikkatini çekti. UETD Hollanda; ABD, AB ve dünya kamuoyuna ısrarla “Suriye’deki bu insanlık dramına daha ne kadar sessiz kalacaksınız?” şeklinde soru yönelttiği basın bildirisinde şu ifadelere yer verdi:
SURİYE’DEKİ VAHŞETE İNSANLIK DAHA NE KADAR SESSİZ KALACAK?
Beşar Esad’ın başında bulunduğu Suriye Baas Diktatörlüğü, Suriye vatandaşlarına, bu vatandaşları temsil eden muhalefete ve bu zulme isyan edenlere insanlık dışı işkenceler etmekte. Muhalefetin bulunduğu bölgelere acımasızca varil bombaları yağdırmakta ve evlerini yerle bir etmektedir. Bu acımasız, kirli ve hiç bir evrensel kural tanımayan iç savaş sonucu 5.000.000 rejim karşıtı Suriye vatandaşı mülteci durumuna düşmüştür. Şu anda sadece Türkiye ‘de 700.000 Suriye ‘li mülteci bulunmaktadır. Avrupa Birliği yetkilileri ise sadece 18.000 bin mülteciyi alabileceklerini açıkladılar.
Beşar Esad diktatörlüğü normal uluslararası savaş kurallarını da çiğneyerek kadın, ihtiyar, çocuk demeden kendi vatandaşlarını katletmeye devam etmektedir. Özgür ve çağdaş dünyanın patronları olarak bilinen Amerika Birleşik Devletleri ve Avrupa Birliği ‘ni oluşturan ülkeler bu vahşetin karşısında, cılız diplomatik itirazların dışında, sessiz kalmayı tercih etmişlerdir. ABD ve Avrupa Birliği ‘nin bu anlaşılmaz sessizliğinden, Rusya, İran ve Çin gibi ülkelerinde desteğinden cesaret alan Beşar Esad diktatörlüğü, zulmünün dozunu artırmıştır.
1949 da yenilenen 4. Cenevre Anlaşmasının 3.maddesine göre kimyasal silahların hem devletler arası hem de iç savaşlarda kullanılması yasak olmasına rağmen, yine bu sözleşmeye göre savaş ve insanlık suçu sayılmasına rağmen, Beşar Esad ‘ın Baas rejimi 21 Ağustos 2013 te muhalif vatandaşlarına karşı Sarin diye bilinen kimyasal gaz kullanmış ve 1.400 vatandaşını hunharca katletmiştir.
Birleşmiş Milletler Araştırma Komisyonu Suriye ‘deki iç savaşta, uluslararası savaş hukukuna aykırı olarak kimyasal gazların sivil ve savunmasız vatandaşlara karşı kullanıldığını, 13 aralık 2013 tarihli raporunda teyid edip dünya kamuoyuna duyurmuş, ancak bu duyuru ile yetinmiştir. Suriye Baas rejiminin varil bombaları ve diğer konvansiyonel silahlarla katlettiği 150.000 sivil ile ilgili ise kınamanın ötesine geçememiştir. Sanki iç savaşta konvansiyonel silahlarla savunmasız sivilleri katletmek normalmiş gibi. 17.000.000 nüfuslu bir ülke olan Suriye ‘de rejimin işlediği cinayetler sonucunda 5.000.000 insan mülteci durumuna düşmüştür.
Sonuç olarak UETD Hollanda ( Avrupa Türk Demokratları Birliği) olarak ABD, AB ve dünya kamuoyuna ısrarla şu soruyu sormak istiyor:
“ Suriye ‘deki bu insanlık dramına daha ne kadar sessiz kalacaksınız? ”
Anadolu Ajansı’nın ulaştığı ve Suriye’de savaş suçlarını belgeleyen fotoğraflar, işkence ve infaz görüntülerini tüm çıplaklığıyla gözler önüne sermişti.
Öte yandan Suriye’de, Esed rejimi tarafından işlenen savaş suçlarını belgeleyen rapor ve fotoğrafların ortaya çıkması, yıllar önce, Bosna’daki savaşta yaşanan soykırım, katliam ve işkence görüntülerini akıllara getirdi. Suriye ordusunda 13 yıl askeri polis olarak görev yapan bir kişinin çektiği, ülkedeki savaşta, rejime bağlı askerlerce katledilen ve hastanelere getirilen kişilere ait fotoğraflar, 1992 yılında Bosna’daki farklı toplama kamplarında çekilen ve dünya kamuoyunda geniş yankı uyandıran fotoğrafları hatırlatmıştı.