Hollanda genel seçim ve Türkiye’deki son yerel seçimde önemli siyasi değişimlere tanıklık etti. Her iki ülkede de değişim isteyen vatandaş sandıkta kararını verdi.
Hollanda’da 22 Kasım 2023’te gerçekleşen erken genel seçimin ardından, partiler arasında hükümet kurma çabaları başladı. Ancak, NSC’nin hükümet kurma görüşmelerinden erken ayrılması PVV, VVD, NSC ve BBB, bir hükümet kuramadı. NSC’nin kamu baskısı ağır bastığından tekrar masaya dönmesi hükûmet kurma toplantıları gizlilik esas olarak yeniden başladı, Tabii ki bu durum siyasi belirsizliği artırdı.
Hollanda’daki siyasi arenada yaşanan bu belirsizlik, ülkenin uzun vadeli siyasi istikrarı açısından endişe verici görünüyor. PVV’nin liderinin başbakan olmaktan vazgeçmesi, siyasi manzaradaki bazı sorunların çözümüne yönelik umutları artırdı. Ancak, hükümetin kurulamaması ve partiler arasındaki fikir ayrılıkları, Hollanda’daki siyasi geleceği belirsiz kılıyor ve tekrar secimin olasılığı yüksek görünüyor.
Türkiye’deki Yerel Seçimlerin Analizi şöyle başlamak isterim.
22 yıldır ülkeyi yöneten iktidar hakkında en anlamlı ve anlaşılır öz eleştiri AKP’li Şamil Tayyar’dan geldi.
Tayyar, seçim sonuçlarını “Keyfiyet, kibir, kayırmacılık gibi bünyemize giren virüs, hayat pahalılığı, fakirleşme gibi ekonomideki savrulma açık işaretleridir. Geçen yıl Cumhurbaşkanına kıyamayan seçmenin yerel seçimlerde adaylara toleranslı olmayacağı belliydi. Sessiz ve öfkeli kitlelerin bir bölümü sandığa gitmedi, bir bölümü boş oy verdi, kalanı en güçlü rakibe yöneldi” diyerek yorumladı.
31 Mart 2024’te gerçekleşen yerel seçimler, Türk siyasetinde önemli bir dönemeçti. Seçim sonuçlarına göre, AKP’nin Yeniden Refah Partisi’ne kaybettiği puanlar dikkat çekti. AKP’nin oy tabanında bir kayma yaşanırken, CHP’nin kazanımları da göz önüne alındı. CHP’nin oylarını yüzde 9 artırması, parti için önemli bir başarı olarak nitelendirildi. Diğer siyasi partilerin de seçimlerdeki performansları, Türk siyasetindeki çeşitliliği artırdı.
AKP’ye, “Yeniden Refah” muhtırası! 2024 yerel seçimlerinde İl Genel Meclisi oylarını esas alırsak, AKP’nin 4.4 puanı Yeniden Refah Partisi’ne kaptırdığını görüyoruz… Sandıkların yüzde 99’u açıldığında CHP yüzde 37,74 ile birinci parti, AKP yüzde 35,49 ile ikinci parti, Yeniden Refah yüzde 6,19, DEM yüzde 5,68 ile üçüncü parti durumundaydı. Yeniden Refah yüzde 6,2, MHP yüzde 4,98, İYİ Parti yüzde 3,77, Zafer yüzde 1,73, Saadet yüzde 0,8, DEVA yüzde 0,2, Memleket yüzde 0,1, Gelecek Parti ise yüzde 0,1 oy aldı. Bu durumda CHP, 2019 mahalli seçimlerindeki İl Genel Meclisi oylarını yüzde 9 artırarak birinci parti oldu. AKP, yüzde beş oy kaybetti. İYİ Parti ve MHP, yüzde 4’er oy kaybetti. DEM, HDD’ye göre yüzde 1 oy artırdı.
Sonuç olarak, Türkiye’deki son yerel seçimler, siyasi arenadaki dengelerin değiştiğini ve halkın tercihlerindeki evrimin izlerini taşıyor. AKP’nin ekonomik sorunları, işsizlik, emeklilerin beklediği refahın bir sonraki bahara kalması, adalet ve eğitim alanlarındaki belirgin erozyon, adam kayırmaca toplumu kutuplaştırma ve Israil’le devam eden ticaretin tam gaz devam etmesi toplum tarafından ciddi eleştirilerinin iktidar hem duymazdan hem görmezden geldi. Bu vurdumduymaz ve ne yaparsak yapalım toplum bizi seçiyor yaklaşımı CHP ve diğer muhalefet partilerinin kazanımlarına katkı sağladı.
Her iki ülkenin de son seçimleri, siyasi manzarada önemli değişikliklere işaret ediyor.
Birincisi demokrasiye rağmen anti demokrat söylemlere veya eylemlere dünyadaki aşırı soğuk esen ekonomik ve diğer etkenlerden kaynaklı konjonktürden kaynaklı bir süre müsaade etseler bile sandıkta haddini bil ve aşma, asıl unsur benim sen vekilsin diyerek dur demiştir.
İkinci sebep ise mevcut anayasaya yok sayılmaması veya anayasayı işine geldiği gibi kullanmaması razı olmadıklarını sandıkta gösterdi.
Üçüncüsü, rahmetli Demirel’in efsane sözü; “Boş tencerenin yıkamayacağı iktidar yoktur.” Bu secimde bunu AKP bire bir yaşadı.
Gelecekteki seçimlerde, her iki ülkede de farklı dinamiklerin etkili olabileceği göz önünde bulundurulmalıdır. Örneğin, halktan seçilenlerin kendini üstün görmemesi, anayasaya aykırı davranmaması ve demokrasiye geldiğinde demokrasiye aykırı davranmaması gere
Saygıyla esenlikle demokrasiye ve anayasaya bağlı kalın