Ozan Yusuf Polatoǧlu, kırk yılı aşan bir süreyle Avrupa’daki Türk varlıǧına hizmet eden gönül erlerimizden birisidir. Sazı ve sözüyle Avrupa’daki kültür şölenlerinin olmazsa olmazlarındandır. Kaleme aldıǧı şiirler ve söylediǧi türküler, deyişler ve yorumlarla Avrupa Türk edebiyatına önemli katkılar sunmuştur. Ozan Yusuf, bir taraftan kültür deǧerlerimizin genç nesillere aktarılması, diǧer taraftan da Avrupalı Türkler’in toplumsal meselelerine getirdiǧi yorumlarla da dikkat çekmektedir.
Ozan Yusuf Polatoǧlu; aynı zamanda, ait olduǧu milletin ruhunda yer alan alemşumül iddia ve sorumluluk çerçevesinde, küresel sorunlarla ilgili şiirler de yazmaktadır. Bu çerçevede, Polatoǧlu’nun son şiiri “Korona”, 2020 Mayıs ayının ilk haftası yayımlandı. Alçak gönüllü, mütevazi bir kişiliǧe sahip olan Polatoǧlu, şiirle başımızdaki korona salgını üzerine gönül dilini konuşturmuş.
İşte Ozan Yusuf Polatoǧlu’nun gönül dilinden korona yorumundan bazı bölümler.
Polatoǧlu, öncelikle bir çok bilim insanı ve devlet adamının cevabını aradıǧı, korona felaketinin sebeplerini sorguluyor şiirinin ilk mısralarında. ‘Nerden nasıl geldin anlaşılmadın’ cümlesiyle başlayıp, “Çok yaman bir darbe vurdun korona, zerreyken dağ oldun aşılamadın”. ‘İnsana ders mi, nasihat mı yoksa bir ibret için müsibet misin?’ diyor korona virüsüne Polatoǧlu.
İnsanların büyük bir korku içinde olduklarına dikkat çeken Polatoǧlu, adeta bir bilinmezin ve devamında ne olacaǧının konuşulduǧunu söylüyor şiirinde. Camilerin boş, dostların sohbetsiz ve selamsız, okulların ise kitapsız ve kalemsiz kaldıǧına dikkat çekerek, bu olumsuz sürecin bir an önce bitmesini istiyor Ozan.
Evlerde uzun süre kalınca özellikle erkeklerin şeklinin şemalinin deǧiştiǧini, “Saç sakal uzadı tüye boğuldu” diyen Ozan Yusuf, sosyal deǧişmeye vurgu yaparak, ne yazık ki bazı evlerde aile içi şiddet olaylarına da işaret ederek “İnsanlar bir başka huya boğuldu” diyor.
Evelerde kalma süreciyle yeni bir dönemin başladıǧına, hemen hemen herkesin televizyon ekranlarına, sosyal medyaya yöneldiǧine, kameralardan iletişimin yayıldıǧına dikkat çeken Ozan Yusuf, yeni dünya için şöyle diyor:
Kapıdan, balkondan bakıyor herkes
Ancak kameraya çıkıyor herkes
Ekranlı bir dünya kurdun Korona
‘Artık eski alışkanlıklarımızı unutacaǧız’ diyen Ozan, insanların artık ölçüsüz bir tüketim ve sınırsız, hesapsız ve hoyratça harcama yapamayacaklarını şu satırlarla anlatıyor:
Artık ayaklara göre yorganlar
Sarsıntı görecek cepler, cüzdanlar
El yakacak bundan sonra zamanlar
Piyasaları da gerdin Korona
Yaşanan korona felaketinin nasıl sonuçlanacaǧını, yapılan hesapların insanlıǧa nelere mal olacaǧını, hangi zararları vereceǧini kimsenin öngöremediǧini dile getiren Ozan Yusuf şöyle diyor:
Kafalar bu işten çok karıştı çok
Kontrolü kaybetti yaydan çıkan ok
Yapay mısın, doğal mısın bilen yok
Sinsice her yanı sardın Korona
Ticaret savaşları ile küreselcilerin, ilaç ve aşı şirketlerinin, insanlıǧı esir almak, kontrol etmek ve tek tip insan yetiştirmek isteyen görünmez güçlerin büyük bir hata içinde olduklarına da dikkat çekiyor Polatoǧlu. Yeni savaş tiplerinin sahneye sokulmak istendiǧini ve korona’dan sonra yeni dalgalanmaların geleceǧine şu cümlelerle vurgu yapıyor Ozan:
Derin güçler vahim hata işliyor
Karanlık odaklar neler düşlüyor
Virus savaşları çağı başlıyor
İlk işareti sen verdin Korona
Yeryüzünde açlıktan, yoksulluktan hergün yüzbinlerce insanın can verdiǧi, can güvenliǧi olmadıǧı için milyonlarca insanın göç ettiǧi ve yollarda hayatını kaybettiǧi bir dünyada sorumsuzca yaşayan insanın gafletine vurgu yaparak şöyle diyor Ozan:
Açlıktan o kadar ölüm var idi
Sürgün, baskı, şiddet, zulüm var idi
Güya medeniyet, bilim var idi
Sen bu rehaveti kırdın Korona
Evet Ozan Yusuf, Korona şiirini, çıǧrından çıkan dünya ve merhameti unutan insanın, “Sizin hayır gördükleriniz şer, şer gördüklerinizde de hayır olabilir. ALLAH bilir, siz bilemezsiniz!” ilahi gerçeǧinden hareketle, küresel Koronavirüsünden ders çıkarmasını isteyerek bitiriyor.