Günümüz insanı olarak tarihin önemli bir sürecine şahit olmaktayız. Tarihe Kovid-19 olarak geçecek bu süreci bizzat yaşayanlardanız. Bu günlerde yaptığımız değerlendirmeler ve elbette icra ettiğimiz faaliyetler gelecek nesillere bir miras olarak yansıyacaktır. Sözkonusu zor sürecin ne kadar devam edeceği hakkında kesin bir öngörümüz bulunmuyor. Buna raǧmen, bu hal ve şartlarda, yani zor zamanlarda bile insanlara iyilik yapmaya devam etmek milletimizin önemli hasletlerindendir. İyilik hareketleri esasen medeniyet tasavvurumuzun da tezahürüdür.
İçinde yaşadığımız Avrupa ülkeleri korona krizininden ağır bir şekilde etkilenmiştir. İtalya, İspanya başta olmak üzere diğer Avrupa ülkelerinde ölümler onbinlere ulaştı. Ölümlerin yanısıra korku psikolojisi ikinci bir felaket olarak mütalaa edilmektedir. İhtiyarlar ve hastalığı olanlar korona krizinden en çok etkilenenlerdir. Türkler, başta Türkiye olmak üzere, Avrupa’da yaşayan Türkler krizin öncelikli hedef kitlesine yönelik iyilikler hareketlerinde birbirleriyle yarışıyorlar.
Bu doǧrultuda, Türkler Avrupa’nın her yerinde olduğu gibi Hollanda’da da bireysel ve kurumsal iyilik hareketleriye gelecek nesillere örnek oluyorlar. Bunlardan bazıları burada ifade etmek isterim.
İyilik Hareketi
Hollanda Diyanet Vakfı gençlik kollarının başlattığı ‘İyilik Hareketi’, koronavirüs salgını nedeniyle dışarıya çıkmaya zorlanan yaşlı, zayıf, ihtiyaç sahibi ve kronik rahatsızlığı bulunan aileleri ziyaret ederek ihtiyaçlarını gidermeyi hedefliyor. Hollanda Diyanet Vakfı’na bağlı 147 caminin gençlik kolları, toplumda hiç bir ayırım ve öncelik uygulamadan ihtiyaç sahiplerine yardım yaparken, ‘Vakit Paylaşma Vakti’ başlığı ile bir de yardım kampanyası yürütüyor.
Yemek Paketi
Den Haag’da Atalay Çelenk tarafından işletilen Juliana Plaza restoranı, mahalledeki bir çok sosyal kurumun da desteğini alarak krizin başladığı tarihten itibaren gıda yardımları organize ediyor. Gönüllülerin de katılımıyla bölgede ikamet eden yüzlerce yalnız yaşayan ihtiyarı yemek paketi, meyve ve diğer gıdalarla sevindiriyor. Juliana Plaza, aynı zamanda krizden dolayı yürürlüğe giren sosyal mesafenin suistimali karşısında insanların 400 Euro ceza ödememesi için de programlar yapıyor.
Komşuna El Uzat
Hollanda Milli Görüş Teşkilatı 13 farklı şehirde ‘Komşuna El Uzat’ hareketiyle, korona krizinden dolayı ihtiyarlara ve muhtaçlara yardım ulaştırıyor. 260 gönüllünün görev aldığı kampanya ile yardıma muhtaç olan kişilere, gıda, ilaç, alışveriş yardımı yapılıyor. Ulaşılan bazı Hollandalı ihtiyarlar, büyük sevinç duyarken, Müslümanların bu anlamlı hareketi karşısında gözyaşlarını tutamıyorlar.
Gıda Bankalarına Yardım
Zor zamanlarda birlikte çalışma örneği gösteren Leiden Türk toplumu, ihtiyaç sahiplerine ulaştırılmak üzere Leiden Gıda Bankasına gıda yardımında bulundular. Bu anlamlı davranış, Hollanda İslam Federasyonu’na (NIF-Milli Görüş) bağlı Fatih Camisi, Hollanda Diyanet Vakfı’na (HDV) bağlı Mimar Sinan Camisi ve Türk Girişimci Derneği (TOVER) tarafından gerçekleştirildi. Toplanan 3000 Euro tutarında gıda malzemeleri Gıda Bankasına bağışlandı.
Corendon’dan Jest
Benelüks’ün 680 odasıyla en büyük oteli olan Corendon Village Hotel, korona krizinden dolayı kapılarını sağlık çalışanlarının hizmetine açtı. Ailelerine korona virüsünü bulaştırmamak için evlerinde uyumayı istemeyen doktor, hasta bakıcı ve sağlık çalışanları ücretsiz olarak Corendon Hotel’inde kalabiliyorlar. Krizden dolayı turistlerin gelmediğini hatta Avrupa Futbal Şampiyonasının iptaliyle 340 oda rezervasyonunun iptal edildiğine dikkat çeken Corendon Hoteller Müdürü Martin de Boer, konuyu Atilay Uslu ile istişare edip, Hoteli sağlık çalışanlarına açtıklarını belirtiyor.
Evet, yukarıda bazı örneklerini verdiğim iyilik hareketlerini dünyanın neresinde olursak olalım devam ettirmeliyiz. Bu bizim varoluş anlayışımızın, medeniyet tasavvurumuzun bir tezahürüdür. Zira, bin yıl önceden Horasan’dan Anadolu’ya gelen Hasan Harakânî bize şu öğüdü vermişti: “Eğer insana hizmet etmek istiyorsan, insanı sevmek istiyorsan, insana âşık olmak istiyorsan; bütün ihtilaflardan kurtulman lazım. Hatta din ihtilafından dahi kurtulman lazım. Tevhid-i Zat’a ulaşman lazım ki, ayrıyette ve gayrıyette kalmadan insana hizmet edesin ve o şan ile şerefe ulaşasın.”