T.C. Dışişleri Bakanlığı’ından yapılan bir açıklamada ‘Hollanda’da Türk toplumunun ayrımcılığa tabi tutulması, yabancı düşmanı, İslamofobik ve ırkçı itham, ifade ve saldırıların hedefi olmasının kesinlikle kabul edilemez bir durum’ olduğunu belirtildi.
Hollanda’da yaşayan Türklerle ilgili olarak bazı iddialar ve resmi makamların girişimleri hakkındaki son zamanlarda bu ülkede kaygı verici gelişmeler yaşandığını söylendi.
Türk derneklerinin faaliyetleri hakkında devlet kurumlarınca hazırlatıldığı ileri sürülen bir raporun kamuoyuna açıklandığını ve konu hakkında resmi makamlarca Temsilciler Meclisi’ne gönderilen yazıda, Türkiye ve Hollanda’daki Türk dernekleri hakkında olumsuz ifadelere yer verildiği ifade edilirken, sonuçları 11 Kasım’da açıklanan ve 12 Kasım’da Temsilciler Meclisi’nde ele alınan bir ankette, Hollanda’daki Türk gençlerinin aşırılığa eğilimli ve teröre destek veren kişiler olarak sunulduğunu hatırlatıldı.
Hollanda toplumunun bir parçası olan Türklere ve dost ve müttefik bir ülkeye yönelik bu saldırgan üslup ve ırkçı nitelikteki suçlamaların hiçbir şekilde kabul edilemeyeceği vurgulanarak, “İkili ilişkilerimizin köklü geçmişi ve mevcut seviyesiyle bağdaşmayan bu mesnetsiz ırkçı saldırıların son dönemde ne maksatla gündeme taşındığını anlamakta güçlük çekiyoruz” ifadesi kullanıldı.
“Hollanda’daki vatandaşlarımızın anavatanlarıyla bağlarını korumaları, öz kültür, değer ve geleneklerine sahip çıkmaları ve dini vecibelerini yerine getirmeleri uluslararası hukukun güvencesi altındadır. Hollanda’da Türk toplumunun ayrımcılığa tabi tutulması, yabancı düşmanı, İslamofobik ve ırkçı itham, ifade ve saldırıların hedefi olması, kesinlikle kabul edilemez bir durumdur.
Entegrasyonu beklenen Türk toplumunun, haksız eleştiri ve ithamlara maruz kalmasının uyum sürecine katkı sağlamayacağı açıktır. Hollanda kamuoyunun ve özellikle de sorumluluk sahibi siyasi çevrelerin, hangi amaca hizmet ettiği anlaşılmayan bu gereksiz tartışmadan ve entegrasyonu engelleyici, dışlayıcı, ırkçı ifade ve argümanlardan rahatsız olduğundan kuşku duymuyoruz. Sadece aşırıcı partilerin benimseyebileceği bu tarz yaklaşımlardan uzak durulması ve sorumluluk sahibi siyasi partilerin sağduyulu davranması gerektiğini düşünüyoruz. Hollanda makamlarından ikili ilişkileri ileri götürme iradesini zedeleyecek girişim ve açıklamalara bir an evvel son vermelerini bekliyoruz.” ifadeleri kullanıldı