Gazeteci Burhanettin Carlak geçtiğimiz günlerde VPRO’nun websitesinde yapılan ‘Yılın Diktatörü’ oylamasının kamuoyunu yanlış bilgilendirmeye yönelik bir çaba olduğunu söyledi. Carlak şöyle dedi:
“Websitenizden yılın diktatörü seçimine ilişkin haberinizi okudum. insan hakları ihlalleri sürekli gündemde tutulmalıdır ve demokrasi ve özgürlüklerin – referansı ne olursa olsun- herkesce yüksek bir deĝer olarak tutulması düşüncesindeyim. ”
“Fakat hemen belirtmeliyim ki belirtilen 7 kişilik listede Türkiye’nin Cumhurbaşkanı Recep Tayip Erdoĝan’a yer vermenizi üzüntü verici ve çarpıtıcı olarak deĝerlendiriyorum. Yılın diktatörünü seçim biçiminiz, çarpıtıcı olduĝu kadar, siyasi.
İlk yedi adayın tesbitine bakılınca sözde gazeteci ve uzmanlar tarafından belirlendiĝi belirtiliyor? Hangi gerekçe ve kriterlere göre belirlenmiş; bu gazeteci ve uzmanlar kim? Propaganda, olayları çarpıtma, tek taraflı bilgi verme ve kutuplaştırma aslında diktatörlerin methodu ile aynıdır.
7 Kişilik liste ki bunların içinde kendi halkını öldüren Beşşar Hafız el-Esad veya Küzey Koreli Kim Jong-Nu yok! Türkiye eksikliklerine raĝmen demokrasi yolundadır ve en büyük demokratik reformlar Erdoĝanın liderliĝi ile olmuştur. Erdoĝan’ın kendi halkını öldürdüĝü iddası ile eleştirmek, yanlı ve PKK’nın terörünün şirin gösterildiĝi, islamafobik sinsice bir propaganda olduĝu kanısındayım.
Gazetecilerin baskı altında olduĝu iddianıza ilişkin olarak da tutuklu gazetecilerin çoĝunlukla, gazetecilikle ilgisi olmayan faaliyetlerinden dolayı hüküm giydiklerini belirtmek isterim. Mesleklerine vurgu yapılması yanlış bir görüntü oluşturuyor.
Şeffaf olmayan bir prosedür gerçeĝin yansımasını engelliyor. Erdoĝan’ın listeye alınması ile böylesi bir yarışmaya gölge düşürülüyor.
Sizlerden kriterlerinizi yeniden belirlemenizi talep ediyorum. Seçimle ilgili prosedürün yeniden gözden geçirilmesi kanısındayım”.