Kısa bir süre önce kurulan ve bu gün ikinci toplantısını yapan Türk Düşünce ve Araştırma platformu “yeni nesillere miras ” temalı programda çeşitli konular konuşuldu, ilk Toplantısını Hollanda’da görev yapan Türk kökenli Avukatlarla gerçekleştirmiş ve ikinci toplantısını da Doktorlar ve sağlık çalışanları ile gerçekleştirdi.
Amsterdam Cerondon Village otelinde organize edilen yemekli toplantıya çeşitli dallarda görev yapan Türk kökenli Doktorlar ve sağlık sektöründe hizmet veren vatandaşlarımız katıldılar Toplantıya başlamadan önce toplantı hakkında bilgi veren Mustafa Özcan daha sonra katılımcılara kendini tanıtarak bir konuşma yaptı konuşmasında şu ifadeleri kullandı: “Değerli Doktorlarımız, sağlık çalışanı dostlar, medyamız, kıymetli konuklarımız!
Davetimize icabet ederek bizi onurlandırmanızın mutluluğu içinde hepinizi sevgi ve saygı ile selamlıyorum,
Teşrifinizden dolayı teşekkürlerimizi arz ederek, hoş geldiniz diyorum.
“Yeni nesillere miras”
Ben ve arkadaşlarım, sizleri bu akşam Corendon Hotel yönetimi sponsorluğunda ağırlamaktan büyük bir mutluluk duymaktayız.
Bugünkü “yeni nesillere miras” programını sizler dilim yettiğince kısa bir girizgâh yapacağım. Devamında değerli avukatımız Eşrefe Yeniaşçı beyefendi Turks Denktank- en Onderzoeksplatformu ya da Türkçesi: Türk Düşünce ve araştırama platformu (TDAP) niçin kurulma ihtiyacı doğdu, (misyonunu vizyonunu) amacını ve varmak istediğimiz yeri anlatacak. Devamında avukatımız Sinan Beşli beyefendi Turks Denktank- en Onderzoeksplatformu (TDAP) geleceğini sizler anlatacaklar. Konuşmaların sonunda yemeğimiz ve içeklerimizin eşliğinde değerlendirme yapacağız.
İlk kuşak devasa sorunlarla mücadele ederek bizleri bu günlere getirdiler. O günkü sorunları yaşamayalım diye ellerinden geleni o günkü bilgi ve imkanlarla yaptılar. Allah onlardan bir kere, yüz bin kere razı olsun. Demem odur ki 60 yılıdır Hollanda’da var olan biz Türkiyeli gurbetçiler, yada yeni adimiz Hollandalı Türkler. Hollanda’daki hayatın her alanında, her meslekte sizler gibi sağlık alanında en etkin şekilde temsil ediyoruz. Bizlerin yârim milyonu asan sayısı, yüzlerce sivil toplum kuruluşumuz 30 bini aşan Türk Iş insanımız var. Evet var, var olmasına var, ama bu eğitilmiş insan gücünün, iş dünyasındaki işverenlerimiz Hollanda ekonomisine verdikleri katma değerin karşılığını aldığımız ilgi, saygı etkisini maalesef gösterememekte. Küçük bir şeyde bizi yok sayabiliyorlar onca yaptığımız güzel islerin hiç bir değeri kalmıyor.
Örneğin kinderopvangtoeslag affaire yada daha dun olan “ongelijkheid in het onderwijs” werkvloer ve yasamin her yerinde. Bunlar yetmiyormuş gibi birde simdi Dienst Uitvoering Onderwijs (DUO) dediğimiz kurumun yaptığı migratieachtergrond öğrencilerin (frauderen) yani dolandırıcı muamelesi yapması.
Elbette bizde de eksikler vardır, yanlış örneklerimiz, yanlış davranışlarımız da vardır, ama çoğunluğumuz yüzdelik verecek olursak %99,9 Hollanda’da Avrupa’da çalışkan ve sorunsuz bireyleriz. Ulu önder Mustafa Kemal Atatürk’ün dediği gibi beni Türk doktorlarına emanet edin, Değerli doktorlarım karşınızda bir dert sahibi var. Ve ben sizden derdime derman olmanızı istiyorum.
Devamında diğer meslek mensupları bir araya geleceğiz (mühendisler, mimarlar Akademisyen, öğrenciler ve bu derdi dert eden) herkesle bir araya geleceğiz Kurulan platforma destek olacak faydalı olmak siteye arkadaşlarla hizmet etmek isteyenlerle var olan ekibimizi güçlendirerek müşterek derdimize derman olacağız. Atalarımızın ne güzel bir ata sözü var; “Derdini paylaşmayan derdine derman bulamazmış”. Bu sorunu derdi bir sonraki nesillere bırakmamak istiyoruz. Bizimle Yeni nesillere ilime, bilgiye dayanan; ayakları yere basan, bir miras bırakmak için bizimle bu derde derman olmak için bize katılmak ister misiniz? Sözlerimi burada sonlandırıyorum tekrar hoş geldiniz.
Bizim en iyi olmaktan başka şansımız yok
Avukat Eşref Yeniaşcı yaptğı konuşmada “Biz millet olarak tek yumruk olmayı geçtiğimiz aylarda ispatladık mı evet ispatladık. Başımızdan büyük bir deprem olayı geçti. 6 Şubat 2023 bu depremin yaralarını halen sarıyoruz ve sarmaya devam edeceğiz. Seferberlik yaşadık yediden yetmişe herkes seferberlik içerisinde bu depremin yaraları sarılmaya çalıştı. Bir önceki seferberlik ne zamandı diye düşündüm. 1999’da da bir deprem olmuştu. hatırlarsanız 17.480 kişi hayatını kaybetmişti. 23.781 kişi yaralandı, 505 kişi engelli duruma düştü, 285.211 ev, 42.902 işyeri hasar gördü. O dönem tek bölgeyi vurduğu için bu kadar çok seferberlik yoktu şimdi şu an 10 / 10’un ilimizi vurduğu için bu Devrem büyük bir seferberlik oluşmasına sebeb oldu. Düşündüm ki geçmişte en son ne zaman seferberlik yaşadık Kurtuluş Savaşında Evet yanlış duymadınız Kurtuluş Savaşı’ndayken seferberliği yaşamıştık milletçe, 60 yıldır Hollanda’da yız sayı olarak çoğunlukta hız entelektüel olarak çoğunlukla yız Hollanda’da ama bir Türk lobi grubumuz yok. O yüzden biz türk toplumunda düşünce ve Araştırma platformu’nu kurmaya karar verdik. Size bir örnek vermek istiyorum. 2012’de Hollanda Hükümeti helal kesimi yasaklamak istemişti. Bu olay benim çok zoruma gitmişti. Çünkü bizden bir STK lı ayağa kalkıp karara karşı olduğunu belirten sözler söylediğini duymadım
Çok teşekkür ederim Çünkü o dönemler bize helal kesimi konusunda destek çıkan Yahudiler oldu Hollanda hükümeti özel uçaklarla din adamlarını Hollandaya getirdi ve bu konu hakkında görüşmeler yapıldı. Yahudi din adamları Hollanda hükümetinin aldığı kararın iptal edilmesini sağladılar ne yazıkki bu konuda bizim din adamlarımızla görüşme dahi yapma gereği duymadılar. Bu tip konuları biz eski Başkonsolosumuz Sayın Aytaç Yılmaz ile çok konuştuk. Rotterdam’da onun söylediği birkaç sözden bir tanesi aklımda zihnimde kaldı.
Bizim en iyi olmaktan başka şansımız yok, o yüzden yeni lider nesiller yetiştirmemiz gerekiyor demişti.
Bu sözler beni çok etkilemişti.
Tanıdığım bir Türk ekibi var ismini vermeyeceğim ama kendisi büyük bir hastanede çalışıyor. Başka doktorların cesaret bile edemediği ameliyatlara giriyor Bu doktor yaklaşık 10 yıl boyunca azimli bir şekilde hastanede çalışarak Kamuoyuna Kendini kabul ettirmiştir.
Avukatlar yine yılda 3-4 toplanıyor ama doktorlar böyle bir arada görmek çok zor. Bizim gayemiz beyaz yakalıları bir araya getirmek. Beyaz yakaları bir araya getirmek toplumun her kesiminden profesyonelleri bir araya getirmek ve komisyon kurarak kendileriyle fikir alışverişinde bulunmak. Fikir alışverişi bizim için çok önemli Sabit fikirli olmaktan vazgeçme zamanı gelmedi mi? Zihnimizi açık tutma zamanı gelmedimi? Hepimiz taşın altına Elimizi koymalıyız. Toplantılarımızda diğer meslek grupları da olacaktır. Az önce bahsettiğim gibi diğer gruplarda toplayacağız. Bu şekilde birbirimizi daha iyi tanıyacağınızı düşünüyorum, toplantı sonunda birbirimize işetişim bilgilerini, kartvizitlerimizi verelim birbirimizi daha iyi tanıyalım. Biraz daha ağırlık verelim diye düşünüyorum. Bizimle kontak kurmaları için telefon ve isimlerini versinler. Çok memnun ve mutlu oluruz.
Bu hedefleri gerçekleştirmek için bazı stratejik adımlar atabiliriz. İlk olarak, birlikte çalışarak güçlü bir organizasyon oluşturabiliriz. Sağlık çalışanları, avukatlar, medya temsilcileri ve diğer ilgili gruplarla bir araya gelerek ortak bir platform oluşturabiliriz. Bu platformda, sorunları tanımlayabilir, çözüm önerileri geliştirebilir ve sesimizi duyurabiliriz.
Ayrıca, toplumumuzu bilinçlendirmek ve sorunlarımızı iletmek için etkili iletişim stratejileri kullanmalıyız. Medya, sosyal medya ve toplum etkinlikleri gibi kanalları kullanarak bilinçlendirme çalışmaları yapabilir, hedeflediğimiz mesajları topluma ulaştırabiliriz.
Lobi çalışmaları da büyük önem taşımaktadır. Türk toplumu olarak, Hollanda’da karar alma süreçlerine etki etmek ve çıkarlarımızı savunmak için lobi faaliyetlerinde bulunabiliriz. Yerel yönetimlerle iletişim kurabilir, politika yapıcılarla görüşmeler yapabilir ve sesimizi duyurabiliriz.” dedi.
HOTİAD (Holanda Türk iş Adamları Dernegi) başkanı Hikmet Gürcüoğlu na tecrübelerini paylaşması için söz verildi. Gürcüoğlu toplantı esnasında birkaç not aldığını söyleyerek ana başlıklarla notlarımı anlatayım dedi konuşmada geçmişte karşılaşılan sorunlardan bahsedip biz toplum olarak duyarlı değiliz, ben şahsen bu hayata geçirilen okulumuzdan heyecanlandım, bir kaç yıl önce biz de bu tür bir bir grup oluşturmuştuk maalesef yürümedi sizleri bu konuda destekliyorum dedi.
Avukat Sinan Beşli yaptığı konuşmada şu ifadeleri kullandı.
“Değerli Doktorlarımız, hepinizi burada görmekten büyük bir mutluluk duyuyorum. Bugün sizlerle, Türk toplumunun Hollanda’daki çıkarlarını savunmak ve etkin bir şekilde temsil etmek için neler yapabileceğimizi konuşmak istiyorum. Bildiğiniz gibi, Türk toplumu olarak sağlık alanında sizler gibi etkin bir şekilde yer alıyoruz. Ancak, Hollanda’da yaşayan Türk toplumunun sorunlarını çözmek ve haklarımızı korumak konusunda daha fazla etki yaratmak istiyoruz.
Bunun yanı sıra, eğitim ve mesleki gelişimi desteklemeliyiz. Türk toplumu üyelerinin eğitim düzeyini yükseltmek ve mesleki becerilerini geliştirmek için eğitim programları ve fırsatlar sağlayabiliriz. Bu şekilde, daha güçlü bir bilgi birikimi oluşturabiliriz. İşbirliği ağları oluşturma da önemli bir adımdır. Farklı meslek grupları, sivil toplum kuruluşları ve iş dünyasıyla işbirliği ağları kurarak ortak projeler geliştirebilir, bilgi paylaşımı yapabilir ve çıkarlarımızı daha etkin bir şekilde savunabiliriz.
Yukarıda bahsettiğim adımların yanı sıra, siz doktorların da aktif katılımı büyük önem taşımaktadır. Sizler, sağlık alanında etkin bir şekilde çalışan ve toplumun güvenini kazanmış önemli figürlersiniz. Dolayısıyla, sesinizi duyurmak ve toplumun çıkarlarını savunmak konusunda büyük bir rol oynayabilirsiniz.” şeklinde konuştu.
Haber: Sedat TAPAN
